İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in kenti demir ağlarla örme amacı doğrultusunda raylı sistem yatırımlarına son 5 yılda büyük bir sürat kazandıran Büyükşehir Belediyesi’nin 287 milyon euro yatırımla tamamladığı Fahrettin Altay-Narlıdere Metrosu görkemli bir merasimle açıldı. “Unutmasınlar! Ben uzun uzaklık koşucusuyum…” diyen ve Türkiye için çalışmaya devam edeceğini vurgulayan İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in “Bugüne kadarki sınırımız İzmir Büyükşehir Belediyesi’ydi. Bundan sonra sathımız, tüm vatandır” kelamları uzun mühlet alkışlandı.
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in misyona başladığında yüzde 12 düzeyinde olan, 287 milyon euroluk yatırımla Fahrettin Altay ile Narlıdere’yi lastik tekerlekli ulaşımı en aza indirerek kısaltacak Narlıdere Metrosu görkemli bir merasimle açıldı. 100. Yıl Cumhuriyet Şehitlik istasyonundan birinci seferi İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer ile eşi Neptün Soyer, milletvekilleri, ilçe belediye liderleri, belediye bürokratları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri yaptı. Lider Soyer’in konuşması sıklıkla alkışlarla ve “İzmir Seninle Gurur Duyuyor” sloganlarıyla kesildi. Soyer’in konuşmasının akabinde misyonu mühletince hayata geçirdiği öncü projelerde vazife alan işçiler alkışlarla sahneye çıktı.
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, merasimde yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Çok renk, çok ses, çok nefes İzmir!
Kurtuluşun ve kuruluşun kenti hoş İzmir!
Bu tarihi günde, bu mübarek günde Narlıdere Metrosu’nu daima birlikte açmaya hazır mısınız?
Demokrasiye, laikliğe ve Cumhuriyetimize olan bağlılığımızı yüksek sesle haykırmaya hazır mısınız?
İzmir’den 40 alıp, 1 veren bu nizamın karşısında dimdik durmaya var mısınız?
Kadınlara…
Emekçilere…
Köylülere…
Çiftçilere…
Çocuklara…
Doğaya ve umudu çalınan tüm gençlerimize yapılan haksızlıkları yerle bir etmeye var mısınız?
Bugün, pandemiye, afetlere ve ekonomik krize karşın İzmir aşkıyla birbirine kenetlenen 4 buçuk milyonun günüdür.
Bugün… “Aşkla İzmir” diyerek, refahı büyütenlerin… Gün doğmadan uyananların… Bu kent için canla başla çalışanların günüdür.
Bugün, kur muhafazalı değil, emek muhafazalı hizmet anlayışıyla çalıştığımız 5 yılın, taçlandığı gündür.
Şehrimizin en yeni raylı sisteminin ışıl ışıl parladığı gündür bugün…
Sevgili İzmirliler,
8 Nisan 2019’da sizlerin takdiriyle mazbatamı alırken bir kelam vermiştim. İzmir için canla, başla, aşkla çalışacağım.
Hep birlikte İzmir için yüreğimizi ortaya koyduk.
Koşullar ne kadar güç olursa olsun mazeret değil, icraat ürettik.
Ve bugün alnımız ak, başımız dik diyoruz ki: “Söz verdik, yaptık!”
5 yıl evvel, seçim beyannamemizde, 165 projemizi gerçekleştirmeyi vadetmiştim. Bu projeleri yüzde 87’lik bir oranda tamamlamış üzerine bir de 15 proje eklemiş ve bu oranı Türkiye’de gerçekleştirmiş tek belediye lideri olmaktan büyük gurur duyuyorum.
5 yılda İzmir’in 50 yıllık kangren olmuş meselelerini çözmeye çalıştık ve gelecek 50 yılını teminat altına aldık.
Cumhuriyetimizin 100. yılını tarihe nakşettiğimiz 9 Eylül kutlamaları ve İkinci Yüzyılın İktisat Kongresiyle taçlandırdık.
Uluslararası alanda sahip olduğumuz prestij ve İzmir duruşuyla, 5 yılda milletlerarası finans kuruluşlarından en fazla finansman getiren Belediye olduk.
Ya bir yol bulduk… Ya da bir yol açtık!
Dayanışmayla… Hep çok renk. Hep çok ses. Ebediyen çok nefesle daima öncü olduk.
Kardeşlerim,
İzmir’i bilenler bilir… Bu kentte Ulaştırma Bakanlığına ilişkin tek bir “U” harfi yok.
Onun yerine, kendi metro çizgisini, yalnızca kendi imkanlarıyla yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi vardır.
Biz, Türkiye’de son beş yılda raylı sistemlere bütçesinden en büyük oranı ayıran belediyeyiz.
Sadece 5 yıllık misyon müddetim boyunca İzmir’de 952 milyon Euroluk raylı sistem yatırımı yaptık, yani bugünkü rayiçle 31 milyar lira.
Peki bu 5 yılda merkezi hükümetin İzmir’e layık gördüğü raylı sistem yatırımı ne kadar biliyor musunuz? Sadece fakat sadece 3 bin lira. Oyuncağını alamazsınız…
Biz o metro Buca’ya gelecek dedik. Getiriyoruz.
9 Ocak’ta Buca’da, “dev köstebek” denilen tünel sondaj makinelerini toprağın altına indirdik… İzmir tarihinin en büyük raylı sistem projesi olan, günde 400 bin yolcu taşıyacak Buca Metromuzun imali son hız devam ediyor. Finansmanı döviz olarak hazır duruyor, yapılması önünde hiçbir mahzur kalmadı, ancak elbette takipçisi olacağız.
Günde 100 bin İzmirli’ye hizmet veren Çiğli Tramvayı’nı, 27 Ocak’ta açtık.
Ve bugün… günde 170 bin İzmirliyi taşıyacak Narlıdere Metromuzu büyük bir coşkuyla başlatıyoruz. Metromuz 15 Nisan’a kadar tümüyle fiyatsız hizmet verecek.
Bir evvelki periyottan yüzde 12 seviyesinde devraldığımız bu sınırımızı, vazife müddetim içerisinde tamamlamanın gururunu yaşıyorum.
Bu dev raylı sistem yatırımımızın her bir katresinde, her metresinde, her adımında sarayın oyunları değil, halkın alın teri var.
Narlıdere Metrosu’nun temelinde hırsızlık yok.
Dürüstlük ve yürek var.
Bizim yatırımlarımızın özünde insan kayırmacılık, rantçılık yok.
Birlik var, beraberlik var.
287 milyon Euro’luk bir yatırımla hayat bulan İzmir’in en yeni metrosu, Cumhuriyetimizin 100. yaşına armağan olsun!
Sevgili İzmirliler,
Hiç kimseye müdana etmeden, boyun eğmeden… 7 gün 24 saat İzmir’e hizmet ederek günü kurtaran, popülist tahlillere değil, bu kentin geleceğini inşa eden yanlışsız işlere odaklandım.
İstedim ki bir defa yapalım, tam yapalım. İstedim ki bu kenti, altından başlayarak yine inşa edelim. 50 yıldır yaşanan sıkıntıları tarihe gömelim. Elbette eksiklerimiz oldu.
Ama 5 yıldır yaptığımız işleri burada anlatmaya vaktimiz yetmez. Size yalnızca Türkiye’deki ilklerimizi, enlerimizi ve teklerimizi anlatacağım.
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!
Türkiye’de son beş yılda filosuna en çok yeni otobüs dahil eden belediyeyiz. 692 yeni otobüs satın aldık.
Türkiye’de birinci kere İZTAŞIT projesini hayata geçirdik. İzmir’in en ücra noktalarındaki vatandaşlarımızı en konforlu ulaşıma kavuşturduk. Kooperatif temelli bu projeyle dolmuşçuları tek çatı altında buluşturduk, Türkiye’ye örnek olduk.
Göreve gelir gelmez Zelzele Daire Başkanlığı’nı kurduk.
Önce İzmir sarsıntısında, akabinde 6 Şubat sarsıntısında BirKiraBirYuva kampanyasıyla 33.098 ailemize kira dayanağı için 330 milyon lira sağlayan tek belediyeyiz.
İyilik hareketimiz sayesinde, sarsıntı bölgesinin 4 kentinde konteyner kentler ve Hatay’da sahra hastanesi kurduk.
Her İzmirli’nin hayat hakkı bizim en temel önceliğimizdir. Bu sebeple bugün, muhtemel bir sarsıntı sonrası senaryoya en hazır kent İzmir’dir, gönlünüz rahat olsun.
İzmir’deki 100 bin binanın zelzele karnesini hazırladık, bina kimlik evraklarını teslim ettik. İzmir tarihinde birinci sefer mikrobölgeleme ve taban hareketliliği çalışmalarıyla kentin gelecek yapılaşmasının rehberini güncelledik.
Şuanda 2500 toplanma alanının hepsinde, elektriğimiz, pis su deşarj ünitelerimiz; Taşınabilir yemek araçlarımız, çamaşırhanelerimiz ; 30 adet barınma alanımız hazır ve oluşturduğumuz afet gönüllüleri ordusu afetlere topyekün hazır gönlünüz rahat olsun.
İzmir’de kentsel dönüşümü Halk Konut projesiyle buluşturup Türkiye’de bir birincisi gerçekleştirdik. Kentsel dönüşüme kooperatifçilik modelini getirdik.
Son 50 yılda imal edilen 642 kilometre yağmur suyu çizgisine yalnızca bir devirde, 303 kilometre yeni sınır ekledik. Zira su baskınlarını çözeceğiz dedik.
İzmir tarihinde yapılmış toplam yağmur suyu çizgisinin yarısı kadar kanalı 5 yılda inşa ederek Türkiye’de en büyük altyapı yatırımı yapan belediye olduk.
Türkiye’de bir birinci olan Sünger Kent Projemizi uygulamaya aldık. Yağmur sularını hasat ederek tarımda, konutlarda ve bahçelerimizde kullanmaya başladık.
Yine Türkiye’de birinci defa orman köylerine su tankerleri dağıttık ve özel müfrezeler kurduk. Yüzlerce yangını daha hiç büyümeden önledik.
Sevgili İzmirliler,
“Başka Bir Tarım Mümkün” diyerek yerli ve ulusal olanı, öz kıymetlerimizi koruduk.
Milletimizin efendilerinin alın terine sahip çıktık.
Ulu Liderimiz Atatürk’ün, “Her fabrika bir kaledir” kelamı bu yoldaki en büyük rehberimiz oldu. İzmir’e dört fabrika, dört yeni Cumhuriyet kalesi kazandırdık. Türkiye’de bunu yapan tek kamu kuruluşuyuz.
Bayındır Süt Fabrikamız, Şaşal Su Fabrikamız, İzDönüşüm Tesisimiz ve Ödemiş Et Entegre Tesisimiz…
Mera İzmir projemizle İzmir’in dağlarını, köylerini, meralarını bucak bucak, ağıl ağıl gezdik. 5117 çobanımızın kapısını çaldık. Türkiye’de birinci sefer bir Çoban Haritası geliştirdik.
Bu harita rehberliğinde 2024 yılında küçükbaş hayvan sütü alım fiyatımızı yüzde 76 artırarak keçi sütünün litre fiyatını 30, koyun sütünü 37 lira olarak belirledik. İzmir’den çıkan Süt Kuzusu projesini 30 ilçeye yaydık. Böylelikle çiftçimizin doğduğu yerde doymasını sağladık, refahını büyüttük.
Bayındır Süt Fabrikası’nda işlediğimiz “İzmirli” markalı eserleri, Ödemiş Et Entegre tesisinde işlediğimiz etleri 14 Halkın Bakkalı açarak İzmirlilerle buluşturduk. İzmirli’nin ihracatını başlattık.
Seferihisar’da bir avuç karakılçık tohumuyla başlayan öykümüzü çoğaltarak on binlerce dönüme yaydık.
Sasalı’da İzmir Tarımını Geliştirme Merkezini kurarak Türkiye’de birinci ziraî havza planlaması yapan belediye olduk.
Değerli İzmirliler,
Siz kıymetli hemşerilerimizin kaygıları, talepleri bizim her vakit en büyük yol göstericimiz oldu. Bu hoş kenti birlikte yönettik.
İzmir’de gidilmedik mahalle, çalınmadık kapı bırakmadık. Türkiye’de bir birinci olan seyyar makam uygulamamızla vatandaşlarımızın meselelerini yerinde dinledik.
Yerel demokrasinin taşıyıcı kolonu olan muhtarlarımızla her vakit omuz omuza olduk. İzmir’de misyon yapan 1293 muhtarımızın her biriyle buluştuk, konuştuk ve birbirimizi dinledik. Her birine minnettarım.
Türkiye’de bir birinci olan Acil Tahlil Grubumuzun çalışmalarıyla, bilhassa art mahallerde eşit ve en üst düzeyde hizmeti gerçekleştirdik.
İzmir’deki en büyük önceliğimiz her vakit şeffaflık oldu. 2023 Açık Data Endeksi’ne nazaran 12 Büyükşehir ve 5 ilçe belediyesi ortasında en yüksek puanı alarak birinci olduk.
Seferihisar Belediye Başkanlığım devrinde başlattığım Çocuk Belediyesi’ni İzmir geneline yaydık. Türkiye’nin birinci çocuk ve gençlik belediyelerini kurduk. UNICEF’e, Dünya’ya örnek olduk. Üniversitelerde sıcak yemekten, fiyatsız çamaşırhane hizmetine, gençlik merkezlerinden mesken taşımacılığına… Gençlerimiz için Türkiye’nin hiç bir yerinde yapılmayan uygulamaları başlattık.
Türkiye’de birinci kere kurduğumuz masal meskenlerini sırf çocuklarımıza kreş olarak değil, bayanların istihdamı için de bir merkez olarak tasarladık.
Kadın üreticilerimizin alın terine sahip çıktık.
Bugün Belediyemizin yönetici takımlarında bayanlar büyük muvaffakiyetle misyonlarını sürdürüyor. Belediyemizde 200’ün üzerinde bayan sürücü istihdamı yaptık ve bu kararımızla tüm Türkiye’ye ilham verdik. İzmir’de bayan iş makinesi operatörleri, otomotiv tamircileri yetiştirdik, ve hepsini istihdam ettik.
İstihdamda eşit işe eşit fiyat dedik. Her gün adım adım bu gayeye yaklaştık. Kurucu lideri olduğum Sodemsen ile bu modeli tüm toplumsal demokrat belediyelere yaydık, personelle belediyesi ortasında adil ve güçlü bir bağ kurduk.
Engelli vatandaşlarımıza hizmet veren Türkiye’nin birinci 30 dönümlük terapi bahçesini hizmete açtık.
İzmirlilerin en büyük hayallerinden biri olan Kent Tiyatroları’nı, 70 yıl ortadan sonra İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurduk. Köy tiyatrolarıyla köylülerimizi tiyatroyla buluşturduk.
Türkiye’ye birinci dijital turizm ansiklopedisi Visit İzmir’i armağan ettik. Vazifeye geldiğimizde sıfır olan kruvaziyer sayısını 72’ye, İzmir’e direkt uçuşları ise 60’tan fazla destinasyona çıkardık. İzmir’e gelen turist sayısı son beş yılda pandemiye karşın iki kat arttı.
İzmir Körfezi’ndeki kirliliğe ve kokuya karşı en kapsamlı seferberliği başlatarak en yüksek bütçeyi ayıran belediye olduk. Zira yüzülebilir, yaşayan körfez kelamını vermiştik. Bugün uzun yıllar sonra körfezimizde yunuslar konuk ettik.
Çiğli Atık Su Arıtma Tesisi’nin revizyonunu yaptık. Yıllardır bekleyen 4. faz inşaatına başladık.
Tesisin etrafındaki çamur stok alanlarını rehabilite ettik.
Tesisin deşarj ağzını iç körfezden orta körfeze taşıyan projeyi başlattık.
Tüm bunları yapabilmek için İzmir’e yurtdışından 405 Milyon Euro, yani 13 Milyar liralık finansman getirdik.
Doğayla ahenk maksadıyla bu kente bırakacağımız en büyük işlerden biri İzmir’in Yeşildere zahmetini bitirecek olmamızdır. Yol güzergahıyla İZBAN ortasındaki tüm parselleri kamulaştırarak Türkiye’nin en büyük yeşil dönüşüm projesini başlattık. 2026’da Dünyanın en hoş botanik EXPO’suna Yeşildere’de mesken sahipliği yapacağız.
Diliyorum ki benden sonraki belediye liderleri, bütçesi hazır, müsaadeleri alınmış ve büyük kısmı başlamış olan bu yatırımları layıkıyla tamamlar.
Güneşle de barışmak için belediyemizin hizmet binalarının çatılarında GES kurulumları yaptık. Türkiye’nin birinci kendi gücünü üreten hayvan hastanesini açtık. Tire ilçemizde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk stadyumunun çatısında Türkiye’nin birinci çatı GES projesinin kurulumunu yaptık.
Çağımızın en büyük sorunlarından biri olan atık idaresinde İzmir’e yeniden yepisyeni bir model kazandırdık.
Satın aldığımız İzDönüşüm Tesisimizde kentimizdeki atıkları şimdi kaynağındayken ayrıştırıyoruz. Bu iş gücünü sağlamak emeliyle, Türkiye’de birinci kere sokak toplayıcısı kardeşlerimizi istihdam ettik.
İzmir’i dünyanın birinci Cittaslow Metropol kenti yaptık.
Yaşayan Parklar kurarak kişi başına düşen yeşil alan ölçüsünü yüzde 60 büyüttük.
Kapasitesini arttırdığımız, yeni ünitelerle geliştirdiğimiz, konutta sıhhat hizmetiyle binlerce vatandaşımıza ulaştığımız Eşrefpaşa Hastanemiz ile Türkiye’nin en kapsamlı sıhhat hizmeti veren belediyesi olduk.
Dünyanın İzmir Mirası, çalışmamızla kentimizin 8500 yıllık zenginliğine, kültürüne sahip çıktık. Tüm Türkiye’de arkeolojik kazılara en çok yatırım yapan Belediye olduk.
Dünyanın en eski ve en büyük açık hava çarşısı Kemeraltı’nın, İzmir’in turizminde kaldıraç görevi üstlenmesini sağladık. Kemeraltı’nda altyapı ve üstyapı çalışmaları dahil olmak üzere 700 milyon lirayı aşkın yatırım yaptık.
Gururla söylüyorum, her yıl bütçemizin yaklaşık yüzde 40’ını yatırımlara harcadık.
Tüm bunları ben yapmadım, biz yaptık. İzmir yaptı. Daima bir arada güvenli ve huzurlu bir şehir inşa ettik.
Saygıdeğer İzmirliler,
İzmir eşit ve eşitlikçi ruhuyla, kendisiyle ve kendisi üzere olmayanlarla barışık kültürüyle, otoriter ve popülist siyasal iklimin ülkemizdeki panzehridir.
İzmir laikliğin, Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin en inançlı kalesidir.
Hep birlikte bu kaleyi müdafaaya kelam veriyor musunuz?
Değerli kardeşlerim,
Bu kent, onlarca yıldır parti-devlet anlayışıyla üvey evlat yerine kondu.
Yine de hak bildiği yolda, demokrasinin yolunda yürümekten asla vazgeçmedi.
İzmir tüm baskılara karşın, kozmik pahaların ülkemiz siyasetindeki en güçlü savunucusu olan CHP’ye takviye vermeyi sürdürdü. Cumhuriyet’in kurucu bedellerine sahip çıktı.
İşte bu nedenle CHP ve İzmir ortasındaki güçlü alaka bir tesadüf değildir.
Her ikisinin de özünde Anadolu’dan dünyaya uzanan bir uygarlık köprüsü inşa etme çabası vardır.
Fakat ne yazık ki bugün, değişim sloganın altının boşaltılarak, gayesinden koparıldığını ve umutların sönümlendiğini üzülerek görüyoruz.
Oysa bir parti-devlete karşı çaba ediyorsanız yahut bir parti sandıktan aldığı gücü suistimal edip devleti ele geçiriyorsa, o umuda çok muhtaçlık vardır ve o umudun tek gerçek öznesi halktır.
Vatandaşın talepleri tek ve en gerçek yol göstericidir.
Göreceksiniz, daima birlikte o umudu tekrar yeşertip, asırlık Cumhuriyet mirasımızı daha ileriye taşıyacağız.
Cumhuriyetimizin 100. yaşını, onun ihtilallerinin, faziletlerinin kalesi olan Cumhuriyet Halk Partisinin kıymetlerini daha da yükselteceğiz.
“Başka bir siyaset mümkün” zira siyaset ömrü uygunlaştırma sanatıdır.
Ve o sanat fakat toplumla birlikte yapıldığında maksatlarına ulaşır.
Yani Halkla birlikte, halkçı bir dönüşümle…
Şunu çok uygun biliyoruz ki hepimiz daha uygununu hak ediyoruz. Bu ülke bu cennet vatan daha uygununu hak ediyor.
Yolumuz engebeli, yolumuz uzun fakat maksadımız hoş, o gayeye giden seyahat güzel…
Hep birlikte ileriye, güzele, doğruya yürümeye devam edeceğiz…
Aşığı olduğum bu hoş kentin, hoş insanları,
Elbette bu kadar emeğe partinizden ve yoldaşlarınızdan bir takdir beklersiniz.
İzmir CHP vilayet kongresinde kapalı oylamada 522 delegenin 508’inin oyuyla en yüksek örgüt takviyesini alana, başarılarıyla memleketler arası alanda en yüksek makama getirilene, anketlerde birinci çıkana, bu kadar gayrete, ihtilal niteliğindeki onlarca yapıta bir teşekkürü çok görenlere buradan sitem ediyorum.
Canları sağolsun.
Bu yoldaki en büyük ödül siz pahalı İzmirli hemşerilerimin takdiridir.
Bu makamdaki vazifem bitse de sizlerin her siyasetçiye bahşetmediğiniz ancak beni oturttuğunuz gönül makamı benim için en büyük ödüldür.
Tüm kalbimle söylüyorum, bu gurur bana da evlatlarıma da kâfi.
İzmir’e, bu kentin 4 buçuk milyon dürüst, namuslu insanına bana bu gururu yaşattıkları için teşekkür ediyorum.
Dostlarım,
Geçmiş olsun diyenlere asla kulak asmayın.
Mustafa Kemal Atatürk’e ve Cumhuriyet ihtilallerine en sıkı sahip çıkan kent olma özelliğini yaşatan ve ancak bu nedenle bedel ödeyen tüm İzmirlilere…
Helal olsun! Gelecek olsun!
İzmir’in bayanlarına, çocuklarına, gençlerine… İzmir’in yaş almış çınarlarına…
Helal olsun! Gelecek olsun!
İzmirin sanayicisine, esnafına, çiftçisine, tüccarına…
Helal olsun! Gelecek olsun!
5 yıllık seyahatimde bana yoldaşlık eden çalışma arkadaşlarıma, genel sekreterimizden başlayarak, genel sekreter yardımcılarına, daire liderlerine, müdürlerine, şeflerine, belediye şirketlerimizin yöneticilerine, çalışanlarına. İzmir Büyükşehir belediyesinin tüm işçilerine ve elbette onların sevgili ailelerine, eşlerine, çocuklarına…
Helal olsun! Gelecek olsun!
Bu memleket için, İzmir için son nefesime kadar hizmet edeceğim.
Bunu, kimsenin ekmeğine yağ sürmeden, bu toprakları rant çetelerine peşkeş çekmeden yapmaya devam edeceğim.
Ben sizlere hakkımı helal ediyorum, siz de hakkınızı helal edin kardeşlerim!
İzmir ile gurur duyuyorum!
Unutmasınlar! Ben uzun uzaklık koşucusuyum…
Bu ülkede demokrasinin neferi olmayı sürdüreceğim. Bir nefer olarak birlikte başlattığımız tüm projelerin de takipçisi olacağım.
Şunu çok güzel bilsinler!
Bugüne kadarki sınırımız İzmir Büyükşehir Belediyesiydi.
Bundan sonra sathımız, tüm vatandır.
Kardeşlerim!
Bir ortada olduğumuz bu güneşli günde cemreler bir bir düşmeye başladı.
Onlar evvel havaya, sonra suya ve toprağa düşer.
Fakat daha da değerlisi, cemrelerin dördüncüsü gönlümüze düşecek.
İşte o cemre “demokrasinin tatlı güneşi” olacak. Ve bizleri asla yalnız bırakmayacak.
Siz de müsterih olun. Asla ümitsizliğe kapılmayın.
Biz, birlikte çok güçlüyüz.
Büyük usta Yaşar Kemal’in dediği üzere:
“Yaşam ümitsizlikten umut üretmektir.”
Hepinizi Allah’a emanet ediyorum.
Selam olsun sana İzmir!
Gelecek olsun memleketim!
“Onur duyuyorum”
Törende Balçova Belediye Lideri Fatma Çalkaya ve Narlıdere Belediye Lideri Ali Engin de konuşma gerçekleştirdi. Çalkaya, “Kent ulaşımı İzmir için çok değerli bir hizmettir. Dünyanın değerli kentlerinde ulaşım yer altına alınarak trafik sorunu çözülmeye çalışılır. Çok sıkıntı bir periyottu. Bugün Tunç Soyer’in öncülüğünde bu projenin açılışını yapmanın onurunu duyuyorum” dedi.
Ali Engin ise, “Tunç Soyer başta olmak üzere pandemi dahil gece gündüz çalışıp sıkıntı şartlarda engellemelere karşın projeyi bitirdikleri için Narlıdere halkı ismine teşekkür ediyorum. Metronun Narlıdere’ye İzmir’e ne kadar yararlı olduğunu önümüzdeki günlerde göreceğiz” dedi.
DJ Ersin Gösteri ve Haluk Levent konseri
Açılış heyecanının akabinde coşku Balçova’da devam edecek. Günlük 170 bin yolcunun taşınmasının hedeflendiği Narlıdere Metrosu’nun açılışı DJ Ersin Gösteri ve çabucak akabinde sevilen sanatçı Haluk Levent’in konseriyle coşku tavan yapacak.
7 istasyondan oluşuyor
Evka-3’ten başlayıp Fahrettin Altay’da sona eren mevcut çizginin devamı olacak çizgi üzerinde sırasıyla; Balçova, Çağdaş, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi, Hoş Sanatlar Fakültesi, Narlıdere, Şehitlik ve Kaymakamlık istasyonları yer alıyor. Son durak olan Kaymakamlık istasyonu, 15 Mart’ta açılacak.
287 milyon Euro’yu buldu
İzmir Hafif Raylı Sistemi 4. Kademe F. Altay-Narlıdere Kaymakamlık Ortası Üretim İşi; 4 Haziran 2018’de, 252 milyon Euro kontrat bedeli ile yüklenici firmaya teslim edildi. Bu bedel, keşif artışları ile 287 milyon Euro’yu buldu. İzmir’in kuzeyindeki Bornova ilçesi ile güneyindeki Narlıdere ilçesi ortasında toplam 27 kilometrelik kesintisiz raylı ulaşım hizmeti sağlanacak. İzmirliler, inançlı, konforlu, çevreci ve ekonomik raylı ulaşım imkanına kavuşacak; ayrıyeten vakitten kazanacak. Bir uçtan biniş yapan yolcu, öteki uca 45 dakikada ulaşacak. İki uç ortasında karayolu uzunluğu ise yaklaşık 47 kilometreyi buluyor. Bu güzergâh, motorlu taşıtlarla bilhassa trafiğin ağır olduğu vakit dilimlerinde 1,5-2 saatte alınabiliyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
